Belgrad Ormanları’nın büyük bir kısmını sınırları içerisinde barından Bahçeköy, doğası ve geçmişiyle tarihin günden güne yok olduğu, betonlaşmanın hüküm sürdüğü İstanbul’un akciğeri konumunda yer alıyor.
1992-2008 yılları arasında belde belediyesi olan ve daha sonra mahalle statüsüne dönüştürülen Bahçeköy, Kanuni Sultan Süleyman’ın Belgrad Seferi sonrası getirdiği Sırp esirlerin tutulduğu yer olarak kullanılıyordu. Petra Köyü (Belgrad Köyü) olarak bilinen bölgenin adı 1894 yılında ortaya çıkan kolera salgını sonrası Bahçeköy olarak değiştirildi.
Mahalle kültürünü yaşatıyorlar
Sarıyer’in diğer mahallelerine oranla yüzölçümü olarak oldukça büyük olan Bahçeköy, 1924 yılında yapılan mübadele ile Selanik’ten gelen göçmenleri ağırladı. Günümüzde de çok sayıda Lozan mübadilinin yaşadığı mahallede, İstanbul genelinin aksine komşuluk kültürünün ciddi anlamda yaşadığı görülüyor.
Doğaya ve tarihe ev sahipliği yapıyor
Yeni Mahalle, Merkez ve Kemer olmak üzere 3 mahalleden oluşan Bahçeköy, çok sayıda tarihi esere ve doğal güzelliğe ev sahipliği yapıyor. Mahalle, Osmanlı İmparatorluğu döneminde İstanbul’un su ihtiyacını karşılamak için inşa edilen bentlerini, 1923 yılına kadar kilise olarak kullanılan ancak 1977 yılında camiye dönüştürülen Bahçeköy Cami’yi, Belgrad Ormanı içerisinde çok sayıda bitki ile kuş çeşitlerini ve Atatürk Arboretumu’nu içerisinde barındırıyor.
