Adını 139 günde tamamlanan kalesinden alan Rumeli Hisarı, eşsiz Boğaz manzarası, tarihi ve kültürel yapılarıyla çok sayıda yerli ve yabancı turistin gözde semti oldu. Tarihi kale ise pek çok devletin kaderini değiştirecek rol oynadı.
Boğaziçi’ndeki ilk Türk köyü olma özelliğini taşıyan Rumeli Hisarı’nın tarihini biliyor musunuz? Sarıyer Posta olarak bu şirin ve nezih mahalle ile tarihi bir yolculuğa çıktık. İşte Rumeli Hisarı’nın bilinmeyen yönleri...
Antik çağda Hermanion, Bizans döneminde Lemokopion olarak anılan mahalle, kalenin inşasından sonra günümüzdeki adını aldı. Geçmiş yüzyıllarda devlet adamlarının ve varlıklı kişilerin yaşadığı bir semt olarak bilinen Rumeli Hisarı, yalıları ve köşkleri ile Boğaziçi’nin en ünlü sayfiye yerlerinden biri olarak dikkat çekiyor.
Osmanlı İmparatorluğu’nun yükselişini başlattı
Rumeli Hisarı, Bizans’a Karadeniz’den gelebilecek olası yardımları engellemek ve Boğaz’da hakimiyet kazanmak amacıyla inşa edilmişti. Kale, yapımından 8 ay sonra pek çok hükümdar tarafından kuşatılan İstanbul’un Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilmesine büyük kolaylık sağladığı ifade edilirken, Osmanlı İmparatorluğu’nun yükselişine, Bizans İmparatorluğu’nun çöküşüne zemin hazırladı.
Tarihe ev sahipliği yapıyor
Tarihine ev sahipliği yapan Rumeli Hisarı’nda Pertev Ali Bey tarafından inşa edilen Pertev Ali Camii, Perili Köşk olarak adlandırılan Yusuf Ziya Paşa Köşkü, Zeki Paşa Yalısı, Surp Santukhd Ermeni Kilisesi ve İbrahim Paşa Çeşmesi gibi çok sayıda kültürel miras bulunuyor.
