mubaADI YAŞANANLARI ANLATIYOR; “GİTMEK ZOR KALMAK İMKANSIZ”

Vehbi Koç Vakfı Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi öğrencileri Anılcan Kirman ile Mert Sarıçiçek, Tarih dersi öğretmenleri Beyhan Aksop danışmanlığında “Mübadele Belgeseli” yaptı.

Yaşayanların büyük acılar çektiği mübadele yıllarını ve yaşananları anlatmak için Sarıyer’deki Yunanistan mübadilleri ile konuşup, yazılı ve görsel doküman hazırlayan öğrenciler, bu eserleriyle TUBİTAK-Ortaöğretim Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’na katıldı. Yarışma önce Marmara Bölgesi’nde yapılacak bunu kazanan projeye 3 bin TL ödül verilip, yarışmacı öğrenciler ÖSS’ye girdiklerinde ek puan kazanacaklar. Bölge birinciliğini kazanan projeler daha sonra Türkiye genelinde değerlendirmeye alınacak ve birinci olan öğrenciler yine aynı şekilde para ve puan ödülü kazanacaklar.

1

YAŞANANLAR BİR DAHA YAŞANMASIN

Belgeselin adını, o dönemi yaşayanların duygularını tam olarak ifade eden bir şekilde “Gitmek Zor Kalmak İmkansız” koyan öğrenciler, proje amacını şu şekilde açıkladılar:

“Yaşadığımız çevrenin geçmişten bu güne devam eden çok kültürlü özelliğine dikkat çekmek, bu özelliğinin kaybolmamasına katkı sunabilmek ve dostluk, kardeşlik duygularını pekiştirmektir. Ayrıca; mübadele, mübadil, azılık kavramları ve göç olgusuyla ilgili farkındalık yaratırken, yaşanan acıların yeniden yaşanmaması için, insan ilişkilerinde her türlü ön yargıdan arınmanın ne kadar önemli olduğuna dair bilinç oluşturabilmektir”

2

KÖKLERİNDEN KOPARILAN GÜL GONCALARI

Öğrenciler projede elde ettikleri sonucu ise şu şekilde ifade ettiler:

“Yollarca üzerinde yaşadıkları toprağı, suyu ve soldukları havayı sorunsuzca paylaşan ancak bir gün anlayamadıkları bir neden ya da nedenler yüzünden ne konuşulduğunu bile anlamadıkları başka coğrafyalara göç etmek zorunda kalanların yaşamlarına dokunduk. Aslında onlar bizim yaşamımıza ve duygularımıza dokundu. Onlar şairin de dediği gibi, ‘Köklerinden koparılıp, ayrı saksılara dikilen gül goncaları’ gibiydiler. Yaşamlarının bir bölümünde reddetme ve kabul etme duygularını bir arada yaşamak zorunda kalmışlardı. Bizler de, hemşerilerimizin öykülerinden yola çıkarak, çevremizde olup bitenlere duyarlı olmayı, farklılığı zenginlik olarak görmenin güzelliğini ve gerekliliğini öğrendik. Bu gün doğdukları topraklarda ölmeyenlerin torunlarının yaşam mücadelesinde, yaşanan tecrübeler ve kitle iletişim araçlarının gelişmesi sayesinde mutluluğu yakalama şanslarının da daha fazla olabileceğini gördük.”

TÜRKİYE-YUNANİSTAN NÜFUS MÜBADELESİ NEDİR?

Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi veya Değişimi, 1923 yılında Lozan Antlaşması'na ek protokol uyarınca Türkiye ve Yunanistan'ın kendi ülkelerinin yurttaşlarını din esası üzerine zorunlu göçe tabi tutmasına verilen addır. Bu uygulamaya Lozan Antlaşması sırasında karar verildiği için kısaca Lozan Mübadelesi de denir. Göçe tabi tutulan kişilere ise Mübadil denir.

Mübadele ile 1 milyon 200 bin Ortodoks Hıristiyan Rum,  Anadolu'dan Yunanistan'a, 500 bin Müslüman Türk de, Yunanistan'dan Türkiye'ye göç etmek zorunda kalmıştır. Mübadele kapsamına giren kişiler ile mübadele kapsamına girmeyen kişiler arasındaki ayrımın ana kıstası ırk ya da dil değil, din olduğu için, Rum denilenlerin arasında, Türkçe'den başka dil bilmeyen ve konuşmayan Türk Ortodoks Hıristiyan Gagavuzlar ile Karamanlı Ortodoks Hıristiyan Türkler, Yunanistan'dan gelen Müslümanların arasında da Türklerin yanında drama rodop dağlarından gelen Bulgarca konuşan Pomaklar, Romence konuşan Ulahlar, Rumca (Yunanca) konuşan Patriyotlar ve kendi dilleriyle konuşan Arnavutlar da bulunmuşlardır.

Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi kapsamında Türkiye'de sadece İstanbul kenti ile Gökçeada ve Bozcaada'da oturan Rumlar, Yunanistan'da ise sadece Batı Trakya Türkleri mübadeleden muaf tutulmuşlardır.

Mübadelede Yanya, Selanik, Drama, Kavala,Vodina ve Girit'ten Türkiye'ye gelen nüfus, Doğu Trakya ve Batı Anadolu'da, Rum azınlığın ayrılışı ile boşalan yerlere iskan edilmişlerdir. Mübadillerin yoğun olarak iskan edildikleri şehirler Adana, Edirne, Balıkesir, Samsun, İstanbul, Tekirdağ, Kırklareli, İzmir, Kocaeli, Mersin, Manisa, Çanakkale ve Bursa’ydı.

Değişimin çok büyük bir bölümü 1923-1924 yıllarında gerçekleşmiş, ancak geriye kalan az sayıda olayda 1930 İnönü-Venizelos sözleşmesine kadar zorunlu göç uygulamasına devam edilmiştir. Zorunlu göç gerek Türk, gerek Yunan ekonomisinde yaklaşık 20 yıl süren ağır bir krize yol açmıştır.