Sarıyer Belediyesi, Karadeniz Bölgesel Politikalar Programı için İstanbul’a gelen Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (KEİ)'ne üye ülkelerin genç diplomatlarını Boğaz’da ağırladı.
Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (KEİ)’nün Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerin genç diplomatları için düzenlenen Karadeniz Bölgesel Politikalar Programı’nın kapanış yemeği dün akşam Sarıyer Belediyesi Sevgi ve Barış Teknesi’nde gerçekleşti.
Organizasyona 11 ülke katıldı
Arnavutluk, Azerbaycan, Bulgaristan, Gürcistan, Sırbistan, Yunanistan, Moldova, Romanya, Rusya, Ukrayna ve Türkiye’nin genç diplomatlarının ağırlandığı geceye Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç onur konuğu olarak katıldı. Yemeğe Başkan Genç’in yanı sıra; Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü Genel Sekreteri Michael Christides, Arnavutluk, Azerbaycan, Bulgaristan, Yunanistan, Sırbistan, Ukrayna ve Romanya başkonsolosları ile Ermenistan Daimi Temsilcisi ve KEİ üyesi ülkelerin temsilcileri katılım gösterdi. Üç günlük programı tekne turuyla tamamlayan diplomatlar, Boğaz’ın eşsiz manzarasını hayranlıkla izledi. Etkinlikte konuşan Genç, “Balıkçılık sorunlarının çözümü için tüm paydaşların bir araya gelmesi gerektiğini belirterek, “Siyaseti değil yaşamı konuşmalıyız. Bilimsel gerçekliklerin önüne hiçbir şey geçirilmemelidir. Aksi takdirde istenilen çözümlere ulaşılması mümkün değildir” dedi.
“Sarıyer’i farklı bir anlayışla yönetiyoruz”
Gecede yaptığı konuşmada balıkçılık sektöründe büyük önem arz eden Sarıyer’i farklı bir yerel yönetim anlayışıyla yönettiklerinin altını çizen Genç, “Planlı, katılımcı ve sürdürülebilir yaklaşımımızı her alanda olduğu gibi balıkçılık alanında da gösteriyoruz. Yaptığımız çalışmalar ilçemiz tarihinde ilk olma özelliğini taşıyor. Türkiye’de su ürünleri birimi kuran ilk ilçe belediyesi olduk. İlçemizde balıkçılık kurultayı düzenleyerek tüm paydaşları ilk defa bir araya getirdik. ‘AB Balıkçılık Pazarlama Standartlarının Uygulanması Yönünde Yerel Adımlar Projesi’ ile hibe fonuna başvurduk. 400 proje arasından ilk 24’e giren projemiz sayesinde İspanya, İtalya, Malta ve Bulgaristan’dan uzmanları, yerel yöneticileri, sivil toplum kuruluşu üyelerini ilçemizin ve İstanbul’un sektör temsilcileriyle buluşturan, uluslararası çalıştaya ev sahipliği yaptık” dedi.
“Boğaz Müzesi kuruyoruz”
Su ürünleri eğitimi konusunda üniversiteler ve diğer paydaşlar ile iş birliği yapıldığını söyleyen Genç, “Çeşitli konularda sertifika programları düzenliyoruz. Bu eğitimlerde balık ve diğer su ürünlerini tüketme nedenlerinden, balıkçılık yöntemlerinin neler olduğuna kadar hem üreticiyi hem de tüketiciyi bilinçlendirecek çok çeşitli konular ele alınıyor. Balık tüketiminin öneminin küçük yaşlardan itibaren sağlanması için ilçe okullarımızda öğrencilere yönelik eğitim çalışmaları da devam ediyor. Tarihin eksik bir halkasını tamamlıyoruz. İstanbul Teknik Üniversitesi’nin değerli akademisyenleriyle birlikte ilk Boğaz Müzesi’ni kuruyoruz. Boğaz’ın oluşumunu, tarihini, deniz canlılarını, kalıntılarıyla ve teknolojik altyapı ile anlatacak müze, bu alanda önemli bir eksikliği kapatacak” diye konuştu.
“Kota sistemi getirilmeli”
Balıkçılık alanındaki sorunlara da değinen Genç, “ Eksikliklerimiz çok. Balıkçılığımızın en önemli sorunu, bilimsel desteğin olmamasıdır. Kurumsallaşmış bir araştırma ve geliştirme (AR/GE) gayreti bulunmuyor. Ülkemizde stok ve avlanma arasındaki denge belirlenemiyor. Bu nedenle sürdürülebilir balıkçılık için Karadeniz’e kıyısı olan diğer ülkelerde olduğu gibi acilen kota sistemi getirilmeli ve stoklar kendini yenileme şansı bulabilmelidir. Karadeniz büyük bir potansiyele sahiptir ve tür çeşitliliği açısından oldukça verimlidir. Beklentimiz, üretimin maksimum seviyeye çıkartılmasıdır. Paydaş ülkelerle ortak çalışma yürüterek Karadeniz’deki bu tür çeşitliliğinin daha da artırılması gerektiğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
