Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. “Türkiye’nin Geleceği” programına katılan Başkan Genç’in açıklamalarından satır başları: “Sarıyer, Türkiye’nin imar barışındaki örneği” İmar barışının bütün örneklerinin Sarıyer’de olduğunu söyleyen Genç, “İmar barışının Sarıyer’e yansımış hali, adeta Türkiye için bir örnek. Bu kadar örnekle biz, çok fazla deneyim kazanıyoruz. Sarıyer’de imar affından yararlanmayı bekleyen çok fazla site ve gecekondu var. İhmal ve cehalet, bu işin en tehlikeli tarafı budur. Cahilce yapılan binaların sonrasında oluşan bir durum” dedi. “İşin içinden çıkılmaz bir durum var” Türkiye’nin içinden çıkılmaz ekonomik bir bunalıma girdiğini belirten Genç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Keşke insanlar vergilerini vaktinde yatırmış olsalardı ve ülke yönetimini planlamalarla yönetmiş olsalardı. Bugün bizim ne böyle şeylere ihtiyacımız olacaktı, ne de ekonomik kriz bu kadar ilerleyecekti. Mimar ve mühendis odalarından görüş alınsaydı o duvar çökmezdi. Bu işin sorumlusunun sorgulanması gerekiyor. O kadar mimarlık ve mühendislik fakülteleri varken mühendislerin bu alanda çalıştırılmasının önüne geçilecekse bu okulların bir anlamı kalmaz.” “Af değil denetleme lazım” “Yapılması gereken af değil denetleme” diyen Genç, “Türkiye deprem ülkesidir. Ve bu tür felaketler, yanlış hesaplama ve denetimsizlik sonrası meydana geliyor. Su, tehlikeli bir etken olabilir ama eğer gerekli önlem alınsaydı böyle olmazdı. Önce riskler tespit edilir daha sonra bu risklere karşı önlem alınır. Eğer bu konularda önlem alınacaksa bu önlemleri alanında eğitim görmüş kişiler yani mühendisler almalı” diye konuştu. “Doğru bilinen yanlışlar var” Başkan Genç, mühendislerin önünün açılması gerektiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Doğru bilinen yanlışlar var. İnsanlar bunları denetleyemez bunun için mühendislere ihtiyaç var. Mühendisleri arka planda bırakanların da onlara ihtiyacı var. Artık yapıyı yapanın denetlenmesi gerek.” “Bu saatten sonra sıkı bir denetim lazım” Turistik alanlarda artan kaçak yapılaşmaya dikkat çeken Genç, “İnsanlar yasadan yararlanmak için önceden yapılmış gibi göstererek kaçak yapılanmaya gidiyorlar. Kesinlikle ve kesinlikle bu tarihten sonra yapılanlar sayılmayacak deyip sıkı bir denetim sağlanmalı. Yapılması gereken, yasadaki alt yapı eksikliğinin acilen giderilmesi” dedi. “Bizim sıkıntımız, alt yapısız oluşturulan yasalar” Esenyurt’ta 40 katlı binaya ruhsat verilmesini eleştiren Genç, “40 katlık binanın temeli de ona göre yapıldı. 20 kat fazla yükün temele etkisi ne olacak? Bu binanın daha sonra yaşayacağı riskleri hiç dikkate almayacak mıyız? Bu yasayı yapan insanlar, neden bunu dikkate almadılar? Bizdeki sıkıntı, yasaların alt yapısız bir şekilde çıkarılmasıdır. Bizim gibi eğitimli insanlar, alt yapı oluşturulmasında ısrarcı olmalı” ifadelerini kullandı. “Bilinmeyenlerin bilinmesi gerekiyor” İmar barışı yasasının, mülkiyet sorunu ve tapu vermekle alakalı olmadığını ve gelebilecek bir yıkım kararında hiçbir vasfının kalmayacağını vurgulayan Genç, “Tekrar belirtiyorum bu yasanın herkes tarafından anlaşılır hale gelmesi ve herkesin sorduğu soruya cevap alacağı bir biçimde olması gerekiyor. Yoksa asılacak afişle vatandaşı kandırmak, yanlış yönlendirerek onların yıllardır bekledikleri hayalleri kullanmak doğru değil. Bilinmeyenlerin bilinmesi gerek. Hani hep devlet baba diyoruz ya o zaman devlet, babalığını yapacak” dedi. “Kentsel dönüşümü şimdiden planlayalım” “Bugüne kadar Türkiye’de doğru yapılmış bir tane bile kentsel dönüşüm yok” uyarısında bulunan Genç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kentsel dönüşüm kulağa hoş geliyor ama kimse olayın sosyolojik boyutunu düşünmüyor. Bizim insanımızın düğünü, cenazesi kalabalık olur. Siz eğer o insanlara geleneklerini devam ettirecek alan sağlamazsanız gökdelenin önünde davul çalarlar” diyerek sözlerini şöyle sonlandırdı: “Gelin bu işi çözelim. İmar barışı adıyla çıkan yasanın altındaki boşlukları bir an önce doldurun. İnsanları iki arada bir derde bırakmayın.”