21 Mart, Dünya Down Sendromu Farkındalık Günü. Tıpkı bizler gibi gülen, ağlayan, eğlenen, yorulan ve âşık olan sonra da aşk acısı çeken EÇADEM’li öğrencilerin hepimize bir mesajı var; “Tıpkı sizin gibiyiz artı bir farkla.”

21 Mart sabahı milyonlarca kişi uyanıp işine gitmek için yola çıktığında; toplu taşımada, büfeden sıcak bir simit alırken, oturup çay içerken ya da yemek yerken ellerindeki telefonlardan bugünün “Down Sendromu Farkındalık Günü” olduğunu görecek. Sonra belki bir kare fotoğrafla ya da kısa bir videoyla günü kutlayacak. Sarıyer Belediyesi ve Koç Üniversitesi bu ve benzer günlerin sadece bir günde kalmaması için yıllar önce kolları sıvayarak EÇADEM’i inşa etti. Bugün onlarca engelli çocuğun eğitim gördüğü bu kurumda hem aileler hem de çocuklar oldukça mutlu.

HEP BİRLİKTE DANS EDİP, ŞARKILAR SÖYLÜYORLAR

Servislerle her gün evlerinden alınan öğrenciler, ellerini yüzlerini yıkadıktan sonra ilk önce hep bir arada güzel bir kahvaltı yapıyorlar. Ardından öğretmenleri eşliğinde boyamalar, ritim dersleri, danslar, spor faaliyetleri yapılıyor. Sonrasında akşam yemeği saati geliyor ve yine o sıcacık yemek masasının etrafında toplanıp, sohbet ederek yemeklerini yiyorlar. Tüm bunlar olurken bazen tatlı tatlı atışıp sonra dayanamayıp hemen barışıyorlar ve bir bakıyoruz ki kol kola oyunlar oynuyorlar.

“HİÇ BİR ÜCRET TALEP EDİLMİYOR”

Bu hizmetlerle hedeflenenin engelli çocuk ailelerinin bakım yükünü bir nebze olsun hafifletip, streslerini azaltmak olduğuna değinen Ergoterapist Merve Beyhan; “EÇADEM’e gelen çocuklar bizimle birlikte derslere katılıyorlar. Gün içinde drama, piyano, ritim ve spor derslerimiz oluyor. Yürütülen bu çalışmalarla birlikte engelli çocukların yaşam kalitesi de artıyor. Hem ailelere hem de çocuklarımıza destek olan bu kurum öğrencilerden ücret de talep etmiyor” ifadelerini kullandı.

“İLETİŞİMİN DİLİ EVRENSEL”

EÇADEM’in aileyi bütünsel olarak destekleyen bir merkez olduğuna vurgu yapan Kurum Psikoloğu İpek Bertan, iletişimin dilinin evrensel olduğuna değindi ve şunları söyledi: “Down sendromlu bireylere toplumda farklı bir yaklaşım olmaması gerekiyor. Onları dikkatlice dinlemek ve sabırlı olmak çok önemli. Herkesle olduğu gibi onlara da sevgiyle yaklaştığımız zaman hiçbir sorun yaşamayız. Burada eğitim gören çocukların psikolojik iyilik durumu aslında ailedeki bütün bireylerle ilgili. Bu yüzden de hem kardeşlere hem de anne babalara bizler psikolojik destek hizmeti sağlıyoruz. Verilen bu hizmetlerle de hedeflenen ailenin bütünsel olarak iyiliğini sağlamak.”

SARIYER POSTA