11 yıl önce animasyon-sinema şirketinde işe şoför olarak başlayan Erol Can, maket ustalığına uzanan hikayesini gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Levent Pehlivanoğlu’na anlattı.

İşe girdiği firmada boş zamanlarında maket ustalarına yardım eden ve ilerleyen süreçte hünerlerini sergileyerek filmin maketlerini kendisinin yaptığını belirten Erol Can’ın röportajından satır başları:

“Venedik’in maketini yaptım”

Şoför olarak başladığı işte maket ustalığına giden serüvenini anlatan Can, “2007 yılında animasyon-sinema işleriyle uğraşan bir şirkette, oyuncuları taşımak için şoför olarak çalışıyordum. Boş bir zamanımda stüdyoya yardımcı olmak için girdim. Zamanla iyi maketler yaptığımı fark ettim. Hatta patronum ‘Sen daha iyi yapıyorsun’ dedi. Çekilen filmin adı The Water Color idi. Venedik’te geçiyordu. Filmde kullanılan mekanların yani Venedik’in maketini 4 yılda yaptım” dedi.

“Türkiye’de bu boyutta maket yok”

Birçok maket yaptığını belirten Can, yeni hedefinin İzmir’de bulunan Saat kulesi olduğunu ifade etti. Maketleri hakkında bilgi veren Can, “Ülke çapında gerekli araştırmaları yaptım ve benim yaptığım boyutta maket yapan hiçbir usta yok. Türkiye’de tekim bu konuda. Siparişi verenlerin talepleri doğrultusunda istenilen boyutta maket yapıyorum” diye konuştu.

Maket ustası destek bekliyor

Maket yapmanın üst düzey konsantrasyon gerektirdiğini söyleyen Can, yılda iki adet maket yaptığını sözlerine ekledi ve şöyle devam etti: “Ben maketlerimi Sarıyer’de sergilemek istiyorum. Bu konuda Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç’ten desteklerini bekliyorum. Eğer bir mekan ayarlayıp sergi açmama destek olurlarsa bu benim için büyük bir fırsat olur. Bu sayede hem eserlerimi tanıtırım, hem de verdiğim emeklerim boşa gitmemiş olur.”