İYİ Parti Sarıyer Siyaset Akademisi ve Kalkınma Politikaları Başkanlığı tarafından 'Son Gelişmeler Işığında Türkiye Ekonomisinin Genel Durumu ve Çözüm Önerileri' programı düzenlendi.

İlçe binasında düzenlenen seminere; İYİ Parti Sarıyer İlçe Başkanı Mustafa Yazıcı, İYİ Parti Sarıyer İlçe Kadın Kolları Başkanı Nazmiye Akaltun Işık, İYİ Parti ilçe yöneticileri ve partililer katıldı.

Birçok konu ele alındı

Toplantıda; Türkiye'nin içerisinde bulunduğu ekonomik durumunda, dolar kurunun artışına, ülkenin iç-dış borçlarından çözüm yollarına kadar birçok konu ele alındı. İYİ Parti Sarıyer Kalkınma Politikaları'ndan Sorum İlçe Başkan Yardımcısı Ekonomist İbrahim Temur'un sunum yaptığı programda konuklar sorularına yanıt buldu.

Yanlış politikalar ve çözüm önerileri konuşuldu

İYİ Parti Sarıyer İlçe Başkanı Mustafa Yazıcı, "Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik durum, yanlış politikalar ve çözüm önerileriyle ilgili bir sunum yapılacak. Kalkınma Politikaları'ndan Sorum İlçe Başkan Yardımcımız Ekonomist İbrahim Temur tüm bilgileri sizlerle paylaşacak. Katılımınızdan dolayı teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.

"Türkiye'nin bir numaralı sorunu ekonomidir"

İYİ Parti Sarıyer Kalkınma Politikaları'ndan Sorum İlçe Başkan Yardımcısı Ekonomist İbrahim Temur, "Türkiye'nin özellikle son 2 yılda bir numaralı sorunu ekonomidir. Ülkemizin içerisinde bulunduğu ekonomik durumun değerlendirmesini yapacağız. Bahsedeceğimiz konuların bazılarını duymuş olabilirsiniz. Fakat birçoğunu ise hiçbir televizyon ve gazetede yazmıyor. İYİ Parti olarak ekonominin bilinmeyen yönlerini anlatmak için böyle bir etkinlik yaptık" dedi.

"Satışlardan elde edilen paralar ne oldu?"

AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılında Türkiye ekonomik krizden yeni çıkmıştı. Ayrıca 1999 yılında da deprem olmuştu. Bunlar gibi bazı etkenlerden dolayı enflasyon yüzde 29'du. O krizden yeni çıkılmış olmasına rağmen Merkez Bankası'nın 26 milyar dolar rezervi vardı. Faizler yüzde 40'tı ve ülkemiz de 6.2 oranında büyümüştü. Son 19 yılda Türkiye'de 65 milyar dolarlık varlık satışı yapıldı. Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana fabrika, banka, otel, liman, elektrik üretim ve dağıtım şirketleri özelleştirildi. Peki, bu satışlardan elde edilen paralar ne oldu?" ifadelerini kullandı.

"Büyüme rakamı gerçeklikten uzak"

2016 yılından bu yana Türkiye'nin büyüme oranındaki düşüşü net bir şekilde görebiliyoruz. 2016'da 3.2, 2017'de 7.5, 2018'de 2.8, 2019'da 0.5, 2020'de 1.8, oranında büyüme gerçekleşmiş. Yalnızca 2017 yılında dikkat çeken bir büyüme olduğunu görüyoruz. Fakat bu rakam gerçeklikten uzak. Çünkü 2018 yılında seçim yapıldı. Seçimden hemen önce 2017 yılının başından itibaren kredi garanti fonundan 250 milyar TL destek verilmişti. Herkes bir yandan mutlu olurken, diğer yandan da şaşırmıştı. İşin aslı daha sonra ortaya çıktı. Bu destekler seçime daha iyi bir ekonomi görüntüsü oluşması için verilmişti" diye konuştu.

"Son 2 ayda Türkiye'nin borcu 1 trilyon TL arttı"

Diğer bir husus ise ülkemizin dış borcu. Her geçen gün bu borç katlanarak artıyor. Bu yüzden yaklaşık 2 ay önceki tabloya göre bir sunum yapacağım. Türkiye'nin 2002 yılında dış borcu 65 milyar dolar, iç borcu ise 150 milyar TL. 2021 yılında ise iç borç 950 milyar TL'ye, dış borç ise 180 milyar dolara çıktı. TL cinsinden olan borcu bir nebze anlayabiliriz. Çünkü o dönemde de enflasyon vardı ve 150 milyar TL bu günün 850 milyar TL'sine denk gelebilir. Fakat 'IMF'ye olan borcu ödedik' diyen iktidar, dolar bazında olan borcu katlayarak artırdı. Türkiye 2022 yılında 1.4 trilyon TL vergi toplayacak. Bu kadar yüksek rakamlara rağmen ülkemizin kaynaklarının nasıl heba edildiğini görüyoruz. Doların son 2 aydaki artışı nedeniyle Türkiye'nin borcu 1 trilyon TL arttı" ifadelerini kullandı.

BİZİ TAKİP EDİN

Instagram: sariyerpostagazetesi

Twitter: sariyerposta