Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, yaklaşan yerel seçimleri gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Levent Pehlivanoğlu’na değerlendirdi. Genç, “Biz halka aşığız. Onlar için çalışıyoruz” dedi.

Sarıyer’in mevcut belediye başkanı ve 31 Mart’ta yapılacak olan yerel seçimlerde de CHP’den aday adayı olan Şükrü Genç, Levent Pehlivanoğlu’na özel açıklamalarda bulundu.

“Biz yaşamı kurguluyoruz”

Belediye olarak temel felsefelerinin insan yaşamı olduğuna dikkat çeken Başkan Genç, “İki seçim dönemi yaşadık. Hiçbir dönemde seçim için büyük iddialar da bulunmadık. Hep işimize baktık. Her zaman çalıştık, çalışıyoruz. Biz işimizde iddialıyız. Biz yaşamı konuşuyoruz. Farkımız bu. Yaşamın içinde her şey var; eğitim, sağlık, spor, seçim, siyaset, yol aklınıza gelecek her şey. Temel felsefemiz yaşam. Her şeyi yaşam üzerine kurguluyoruz. Yerel seçimlere 3,5 ay var. Ama biz 10 yıldır çalışıyoruz. Belediyecilik, bir yaşam kurgulayıp, her şeyi o kurgu çerçevesinde oluşturmaktır. Biz de yaşamı kurguluyoruz” dedi.

“Yaptığımız her işte vatandaşın rızasını alıyoruz”

10 yıllık başkanlığı döneminde en büyük icraatının halkı yönetime katmak olduğunun altını çizen Genç, “Biz şunun iddiasındayız. Yerel yönetim mantığı çözülemediği için sosyolojik problemler ortaya çıkıyor. Gelişmiş ülkelerde de böyle. Yaşamdaki sosyal problemleri çözemezseniz olmaz. Biz belediye binamızı yaparken de temel felsefemizden ödün vermedik. Bu binanın dünyada alternatifi yok. Dünyanın en önemli sertifika programlarından biri BREEM’dir. Bu binayı BREEM’le beraber yaptık, yaparken de kriterlerini göz önünde bulundurduk. Mesela tasarım aşamasında BREEM bana dedi ki, ‘Binayı öyle bir projelendireceksiniz ki, gün ışığını bütün ofisler alacak.’ Gündüz hiçbir ofisimizin ışıkları yanmaz. İnanılmaz bir enerji tasarrufu yaptık. Bu sadece bir örnek. Biz alana hizmet götürürken de bu anlayışla götürüyoruz. Sürdürülebilirliğin temel kriteri, katılımcılık. Biz yaptığımız her işi sokaktaki insanla yapıyoruz” diye konuştu.

“Dinlenmeye ihtiyaç duyuyorum ama…”

“Dinlenmeye ihtiyaç duyuyorum ama çok önemli bir şey var” diyen Genç, “Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’yla, Adalet Yürüyüşü sırasında çok konuşma fırsatı buldum. Bir gün ona dedim ki, ‘Yorulmuyor musunuz?’ O da, ‘ Hayır. Çünkü inanarak yürüyorum’ dedi. Biz de bu işi inanarak yapıyoruz. Bu yüzden yorulmuyorum” ifadelerini kullandı.

“Benim için en önemlisi halktır”

Kendisi için en önemli unsurun halk olduğunu vurgulayan Genç, “Benim için temel olan halktır. Halk nezdinde güvenilir başkanım. Verdiğim sözleri tutacağımı, onların onayı olmadan hiçbir evrağı imzalamayacağımı, uzatılan her elin mutlaka karşılık bulacağını bilirler. Biz hizmeti eşit götürüyoruz, ayrım yapmıyoruz” şeklinde konuştu.

“Sarıyer’in yüzde 80’i yasadan faydalanamıyor”

İmar Barışı ile ilgili konuşan Genç şunları söyledi: “İmar Barışı Kanunu’nun içindeki en güzel gelime; barış olmasıdır. O kadar. Çok sıkıntılar var. Zaten son dönemlerde yasalar, bir yasa hazırlığı yapılarak çıkarılmıyor. Önce yasa başlığı konuyor, sonra altı doldurulmaya çalışılıyor. İmar Barışı Yasası tam bir çelişkiler yumağı. Çok eksiği var. Mesela yasa metninde tapu kelimesi yer almıyor. Yasa, mülkiyet sorunu yaşamayan imara aykırı projelere imar affı getiriyor. Sarıyer’de bu yasadan ruhsatına aykırı yapılmış plazalar ya da siteler faydalanıyor. Vakıf arazilerinde oturanlar bu yasadan yararlanıyor. Bu yasa imar sorununu çözmüyor. Sorun çözülüyormuş gibi vatandaşta yanlış algı oluşturuluyor. Hazine ve belediye parsellerinin rayiç bedel üzerinden satışı yasanın uygulanmasını olanaksız hale getiriyor. Gecekondu mahalleri açısından ’50 yıllık hasret bitti, imar sorunu çözüldü’ şeklindeki ifadelerin bu yasada karşılığı yok. Sarıyer’in yüzde 80’inin bu yasadan faydalanması mümkün değil. 2981 sayılı yasanın çok gerisinde. Bu yasanın uygulanabilir hale getirilmesi için rayiç bedel üzerinden satış yerine 2981 sayılı yasada belirlenen satış şartı esas alınmalı.”

“Sarıyer dünya’nın en güzel yeri”

“Dünyanın en güzel memleketi Türkiye, en güzel yeri de Sarıyer” diyen Genç şöyle konuştu: “Her projemizi Sarıyer’e yakışacak şekilde yapmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Sarıyer, Türkiye’nin en huzurlu kent parçalarından biri. Bunu devam ettirmek zorundayız.”