Geçtiğimiz günlerde Bahçeköy Mahallesi'nde 11 katlı binanın çökmesinin ardından gündeme gelen siyasi rant tartışmaları ile imar ve mülkiyet sorununa ilişkin Sarıyer Posta Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Levent Pehlivanoğlu'na konuşan Gelecek Partisi Sarıyer İlçe Başkanı Erhan Vergili, "Bu olaydan kimse siyasi rant elde etmeye çalışmasın" dedi.

Yaklaşık 2 yıl önce kolonlarındaki patlama nedeniyle tahliye edilen ve geçtiğimiz günlerde yıkılan binada can kaybı yaşanmaması en büyük teselli olurken, Sarıyer siyasetinde 'siyasi rant' tartışması başladı. Bu gündemin Sarıyerlilere bir fayda sağlamayacağını vurgulayan Erhan Vergili, "Kimse topu birbirine atmasın. Herkes elini taşın altına koymalı" şeklinde konuştu.

"SARIYER BELEDİYESİ ARABULUCULUK YAPMALI"

Belediyenin arabuluculuk yapması gerektiğine değinen Erhan Vergili, "Geçtiğimiz günlerde Bahçeköy Mahallesi'nde yaşanan üzücü olayı siyasi rant olarak değerlendirip, halk nezdinde bir algı yaratmanın doğru olmadığını düşünüyorum. 2 yıl önce binanın kolonlarındaki patlamanın ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından binanın mühürlendiği ve Sarıyer Belediyesi de tahliye işlemi yapmıştı. Belediyenin bu süreçten sonra arabuluculuk yapması gerekiyordu. Binanın maliklerini bir araya getirip uzlaştırmalıydı. Fakat bilindiği üzere binanın iskan ve imarla alakalı sorunları var. O yüzden belediyenin bu sürece çok fazla müdahil olamadığını düşünüyorum" dedi.

"ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI'NIN DEVREYE GİRMESİ GEREKİYOR"

Sarıyer'in imar ve mülkiyet sorunu hakkında konuşan Vergili, "Bahçeköy'deki binanın yıkılmadan önce kolonların güçlendirilmesi veya yeniden yapılması konularında problemler vardı. Çünkü imara açık bir bölge değil. İmara açılsa da bina mevcut kat sayısı kadar inşa edilemezdi. Dolayısıyla bu çok büyük bir problem. Peki bu sorun nasıl çözülebilirdi? Bunun için Sarıyer genelindeki imar ve mülkiyet sorununa bakmak gerekiyor. O binlerce vatandaşı ilgilendiren bu problemi irdelemeden ve çözmeden Bahçeköy'deki bina için bir yol haritası belirleyemezsiniz. Bunun için de çözüm odaklı projeler üretilmeli. Bahçeköy'de yaşanan olayın FSM, Baltalimanı, Derbent, Rumeli Hisarı'nda yaşanmayacağının garantisi yok. Bu mahalleler başta olmak üzere birçok mahallede insanlar riskli yapılarda oturuyor. Bu riskin ortadan kaldırılması ve vatandaşların daha güvenli evlerde oturmaları için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın da devreye girmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"TÜM BELEDİYE YÖNETİMLERİNİN VEBALİ VAR"

Mülkiyet sorununun ortaya çıkmasında tüm belediye yönetimlerinin hatası olduğuna değinen Vergili, "Mevcut belediye yönetiminin dışında daha önceki belediye yönetimlerinin de çözüm bulma konusunda vebali olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla ilçe genelindeki yapılar inşa edilirken bu sorun ortaya çıktı. Bahçeköy'de yıkılan binaya yıllar önce 3 kat daha fazla yapıldı. Yönetimler bu tarz olaylara göz yumdu. Türkiye genelinde olduğu gibi Sarıyer'de de parayı kim verdiyse istediği yere ve istediği şekilde konutlar yaptı" diye konuştu.

"ÇEVREDEKİ DİĞER BİNALAR DA İNCELENMELİ"

Bölgedeki diğer binalarda da fizibilite çalışmasının yapılması gerektiğini söyleyen Vergili, "Bahçeköy'deki binanın yıkılması nedeniyle can kaybı yaşanmadı. Bu bizim en büyük tesellimiz oldu. Fakat o binanın etrafındaki diğer yapılarda da ciddi hasarlar meydana gelmiş olabilir. Devasa bir bina yıkılırken hemen 50 metre yanındaki evin hasar almaması çok olası bir durum değil. O yüzden ister Sarıyer Belediyesi, ister Çevre ve Şehircilik Bakanlığı o bölgedeki yapılarda fizibilite çalışması yapmalı. Eğer herhangi bir zarar tespit edilirse ivedilikle önlem alınmalı. Aynı durumun yaşanmaması ve can kayıplarının olmaması için bir an önce harekete geçilmeli" değerlendirmesinde bulundu.

"ŞÜKRÜ GENÇ'E YAPILAN PROTESTOYU KINIYORUZ"

Bina yıkıldıktan sonra bölgeye giden Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç'e yönelik söylemleri değerlendiren Vergili, "Binanın yıkılmasının ardından bölgeye giden Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç'e yönelik bazı protestolar gerçekleşti. Gelecek Partisi olarak bu protestoları kınıyoruz. Çünkü bu siyaset üstü bir konudur. Mevzubahis olan halkımızın can güvenliğidir. Siyasi rant uğruna siyasi bir şov yapılmasını doğru bulmuyoruz. Yapılması gereken şey bu sorunun giderilmesi için oturup konuşmak ve çözüm yolu bulmak. Burada tek sorumlu yerelde iktidar olan CHP değil, ülkeyi yöneten iktidar ve Meclis'te bulunan tüm siyasi partilerdir. Geçmiş yıllarda hem İBB'de, hem de ülke genelinde iktidar olanlar bu sorunu çözmemişken, Sarıyer'in mülkiyet sorunu dikkate bile alınmamışken, suçu sadece Sarıyer Belediyesi'ne atmak doğru değil. Sarıyer'de muhalefet olan arkadaşların yapması gerekenler var. Geçmiş yıllarda İstinye Mahallesi'nde 'Sarıyer'in tapusu verilirse, ben veririm' diyen iktidarın bu tapu sorununu çözmesi gerekiyor. Dolayısıyla kimse topu birbirine atmasın. Herkes elini taşın altına koymalı" şeklinde konuştu.

SARIYER POSTA GAZETESİ