Bu yazıyı okuduktan sonra yorumlarınızla linç edecekseniz, buyrun! Tamam yazdım ama hele bi' okuyun, neden yazdım?

Pandemi günlerinde tüm kamu erkinin bizi evlere tıkma, maskeler ardına saklama gayreti yüzünden ruhum paranoyak tasvirler yapma eğiliminde diyerek yazıma başlayayım, Mirim.

Eğitim online, alışveriş online.. Sen çevrimiçi ben çevrimiçi, neden cevap vermiyorsun canımın içi... Hezeyanlarım paranoya evrilmek üzere... Tek tıkla tek tuşla alışverişler yapıyoruz.. Online aşık oluyor, sanal takılıyor, banal sevişmelerden sonra sosyal medyada engelleyerek ayrılıyoruz birbirimizden... Hiç kavuşmadan, hiç buluşmadan.. Göz göze gelmeden... İki like atarak, bir favlayarak birbirimizi tavlıyoruz..

Sahi biz ne yapıyoruz?

Tükeniyoruz! Her harfinde bir parçamızı bırakarak bir cümleden diğerine geçiyoruz. Tüketiyoruz!

"Bir medeniyet ki:

- İnsanı çalışmaya ve tüketmeye indirgeyen,

- Ruhu zekâya indirgeyen,

- Sonsuzluğu miktara indirgeyen bu medeniyet intihar etmek için hazırlığını yapmıştır...

... Böylesine tek boyutlu bir anlayışta ruh sırf zekaya indirgenir. Orada ne aşka yer vardır, ne dine, ne de şiire."

Böyle diyor Roger Garaudy, Usta.. Konuşmak dışında her işte kullandığımız telefonlarımızla kendi yarattığımız aforizmaların tutsağı oluyoruz. Önce bir ekrana sonra dört duvar arasına tıkılıyoruz. Kendi cenderemizde sıkılıyoruz. Sağ kroşe EBA, sol kroşe Zoom yıkılıyoruz.. Pandemi ve covid diye diye yok oluyoruz... Daha dün ikiyüzlülerin maskelerini çıkarmak isterken şimdi maskeler yüzümüze yapışmış, nefessiz kaldık, yakılıyoruz. Sevgili büyüklerimiz, evde kalarak virüsle mücadele edilmez. Bu ekonomik ve psikolojik yıkıma gidiş demektir.

UYARIYORUM!!!

Online öğretim olur ancak online eğitim yeni nesle ihanet olur. Kayıp 2 yılında Türkiye 2 kuşağı kaybedecek, sanırım bu süreç en çok Bill Gates'i sevindirecek. Fark etmiyor musunuz? Pandemi dönemi, velilik deliliğe evrilmek üzere.. Devleti, bakanlıkları sosyal medya, WhatsApp ve algı operasyonları ile yönetiyoruz. Sosyal medyada linç kültürü egemen oldu. Ve Z kuşağı 7 bilinmeyenli bir denklemde zzzzz sesi ile ekran başında ders dinliyormuş gibi yapıyor. Akranlarla buluşmak yasak. Ekranlar kutsala döndü. Hayatımızı artık ekranlarla anlamlandırıyoruz.. Memleket ilkokula döndü. Elini yıka, birbirine sokulma, dışarı çıkmak yok. Pencereleri açın, temiz hava gelsin. Bi' taraftan da sıraya girdik, kollarımızı açtık. Aşıcıları bekliyoruz.

Şimdi bu yazıdan sonra mensubu olduğum dernek, grup, örgüt ve çevrem dahil lince girişebilir. Olsun. Hazırım. Pandeminin başından beri bir kurgu olduğunu biliyor ve vurguluyorum. Maske ve eve tıkılma bizi kurtarmaz. Güçlü bağışıklık, güçlü ekonomi, güçlü eğitim bizi kurtarır. Açın okulları, insanlar işlerine gitsin. Virüs öldürmezse de bizden geri kalanlardan bu millete, bu dünyaya, bu evrene bir fayda gelmeyecek. Sosyalleşmeden ekran karşısında, akransız büyüyen çocuklar en büyük toplum ve sağlık sorunudur.. Covid de neymiş, göreceksiniz! Haydi o zaman... Uzan be güneşe inadına.. Tutun hayata...

Sanal pandeminin azı bitti. Çin'e, Pfizer'e küresel güçlere selâm. Bu hafta da yazı bitti, vesselâm.