Süren mega projelerle İstanbul’un en lüks ve pahallı yerlerinden birisi haline gelen Sarıyer Uskumruköyü’de, acı yaşam hikayesi yürekleri dağlıyor. Yaşamın lüks site ve villalar sürüdüğü yerleşim yerinde Cavlay Ailesi ise naylon ve tahtadan yaptıkları barakada 2 çocuğuyla yaşam mücadelesi vermeye çalışıyor.


Uskumruköy’de lüks villalar arasındaki arsada teneke ve tahta parçalarından yapılmış barakada yaşanan insanlık dramı yürekleri burktu. Oturduğu evden kirasını veremediği için evden atılarak ormanlık yaptığı naylon barakada çocuklarıyla yaşamak zorunda kalan 4 kişilik Cavlay ailesinin zorlu yaşamı sürüyor. Aile elektriği ve suyu olmayan derme çatma barakada soğuğa rağmen 10 yıldır yaşamını sürdürüyor. Hijyen ve sağlık açısından oldukça kötü koşulda olan barakada adeta bir dram yaşanıyor. İki kere midesinden ameliyat olan baba Turgut Cavlay, hurdacılık yaparak hem ailesini geçindirmeye hem de çocuklarını okutmaya çalışıyor.

Çoğu zaman gece aç yatıyorlar


Suyu ve elektriği olmayan tek odalı barakada 4 kişilik aile yaşamını sürdürüyor. Soğuktan ve nemden tüm aile fertlerinin hastalandığını ve ciddi sağlık sorunlarını yaşadığını anlatan anne Birsen Cavlay, çoğu zaman yiyecek bir şeylerinin olmadıkları için çocukların aç yatırdığını belirtti.

IMG_7568Çocukların karınlarını doyurmak için hurdacılık yaparak günde 5-10 lira kazandığını ifade eden Turgut Cavlay, “Yaşadığımız barakada her sabah kalktığımızda çocukların karnını nasıl doyuracağımızı düşünüyoruz. Yarı aç yarı tok yaşamaya çalışıyoruz. Barakada zor şartlar altında yaşıyoruz. Elektriğimiz suyumuz yok,  suyu köyden bidonlarla taşıyoruz. Banyo ve tuvalet ihtiyacımızı naylon barakada gideriyoruz.  Çamaşırlarımızı leğende yıkıyoruz. Küçücük oda da 4 kişi kalıyoruz. Barakanın altı toprak olduğu için bütün eşyalarımız kullanılamaz halde. Bu şartlar altında daha fazla dayanmamız imkansız” dedi.

"Ramazan'dan Ramazan’a erzak kolisi alıyoruz"


Hiç kimsenin kendilerine yardım etmediklerini ancak ramazandan ramazana erzak kolisi aldıklarını söyleyen anne Birsen Cavlay, mütevazi davranarak “Buna da şükür” diyor. Kimsenin bu içler acısı bu hallerini görmek istemediğini belirterek anne Cavlay “Başkada hiç bir yetkiliden bir yardım almıyoruz. Burada yaşadığımızdan sanki hiç kimsenin haberi yokmuş herkes kör sağır durumdalar” dedi.

"Hangi anne bu şartlar altında çocuklarını büyütmek ister ki?"


IMG_7608“Ben de her kadın gibi çocuklarımı güzel şartlar büyütmek istiyorum” diyen anne Birsen Cavlay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çocuklarımızla bu barakada perişan durumdayız. Ne yiyecek yemeğimiz ne de temiz bir ortamımız var. Hangi anne bu şartlar altında çocuklarını büyütmek ister ki? Barakada elektriğimiz yok. Mum ışığında oturuyoruz. Çocuklar soğuktan titriyor, hasta oluyorlar. Başımızı sokacak bir evimiz olsa da bu sefaletten kurtulsak"

Tek derdi çocuklarının okuması


Turgut Cavlay, kendisinin okuyamadığını bunun için çocuklarını okutmak istediğini ancak imkanın el vermediğini belirterek, “İki oğlum var. Biri lise de diğeri ortaokulda okuyor. Ben hasta halimle hurdacılık yaparak üç beş kuruş kazanıyorum. Kazandığım ne çocukların okumasına ne de eve getirmeme yetiyor. Ben çocuklarımı okutmak istiyorum.  Ama bu barakada çocuklarımın ders çalışacağı ortam yok. Elimden geldikçe de okutacağım ama şartlarımız el vermiyor. Bugün ben zor da olsa eve iki kuruş bir şeyler getirebiliyorum. Ama yarın çalışamayacak hale geldiğimde eşim ve çocuklarımız nasıl olacak bilmiyorum” dedi.


Hayırseverlerden yardım bekliyor


Ailesinin durumunun içler acısı olduğunu belirten Baba Turgut Cavlay, hayırseverlerden aileye yardım etmesini istedi. Caylav; “Yetkililerden ve büyüklerden yardım istiyorum. Başımı sokacak bir evimiz olsun. Benim ne olacağım meçhul, çocuklarımı okutmak istiyorum. Ne olur bir yardım eli uzatılsın. Yetkililerden ev kirasının ödenmesini istiyorum. Evime ekmek getiremiyorum ve intiharın eşiğine geldim. Lütfen yardım edin bize, bu halimizi görmemezlikten gelmeyin” dedi.

Haber: Nevzat Temel