Balyoz davasından yargılanan Deniz Kuvvetleri Amirali Cem Gürdeniz tahliye edilişinin ardından geldiği Sarıyer’deki evine geldi. Arkadaşları tarafından karşılanan Gürdeniz, basına açıklama yaptı.
Tahliye sonrası kızının evinde bir gün kalan Cem Gürdeniz, “İlk günümü kızımla geçirdim, kendimi sitenin havuzuna attım ve saatlerce durmadan yüzdüm. Günde bir saat spor ve bir saat kitap okuma ve uzun saatlerce yazılar yazdım, dört kitap yazdım ve yakında 3 ay sıra ile hepsini yayınlayacağım Birçok dostum geçmiş olsun diyor. Ben ise geçmiş olsun değil hayırlı olsun diyorum. Çünkü mücadele yeni başlıyor. Kesinlikle siyasete bulaşmayacağım.Türk halkını ve Türk denizcilerini kitaplarımla gerçeklerle yüzleştireceğim. 230 şanlı Türk denizcisi ile başlayan büyük Cumhuriyet mücadelesi böyle küçük operasyonlarla yok edilemez” diye konuştu. Vardiya Bizde hareketinin isim babası ve kurucusu olan Cem Gürdeniz, “Yarın Beşiktaş’ta sevenlerimizle dostlarımızla bulaşarak Vardiyayı devralacağız” dedi.
Gürdeniz, "Sarıyer'e tüm destekleri için teşekkür ederim"
Cem Gürdeniz’in yaşadığı süreçle ilgili yaptığı basın açıklaması ise şöyle; “3 buçuk sene evvel Silivri Cezaevi’ne daha doğrusu Hasdal’a giderken kendi kendime şu kararı verdim. Bu sürecin nereye gittiğini çok iyi biliyorum. Burada esas hedefin Türk Deniz Kuvvetleri olduğunu çok iyi biliyorum. Bu süreçte hukukun asla bir amaç, asla bir yöntem olmadığını da çok iyi biliyorum. Bu bir siyasi davadır ve bu siyasi davada ancak siyasi mücadele ile sonuca gidilir diye arkadaşlarıma tavsiyelerde bulundum. Hepiniz izlediniz ben savunma bile yapmadım. Sürekli siyasi manifestolar verdim. Manifestoların temelinde de Türk Deniz Kuvvetleri’nin neden odakta olduğu gelişen Cumhuriyet donanmasının kimleri ürküttüğü, neden bu operasyonun özellikle Deniz Kuvvetleri’ne yapıldığını vurguladım. Bu mücadelemde gücümü üç ana unsurdan aldım. 1- Mustafa Kemal’in evladı ve amirali olmak, 2- Türk bahriyesine mensup olmak, 3- Sarıyer’de Büyükdere’de Boğaz’da asil bir ruhu olan tarihin her dönem zamanında kendine has değerleri ile hep öncü olmuş Sarıyer’in içinden çıkmış bir amiral, bir denizci, bir vatandaş ve bir hemşeri olmaktan aldım. Buranın bana verdiği değerler, Pertevniyal İlkokulu’ndaki Ziyneti Babaç öğretmenimizin bana verdiği temel değerler, Atatürk’e sadakat, vatana sadakat, Karadeniz’ Türk boğazlarına, çevre denizlere mavi vatana sadakat… Ben bütün bu temel değerleri bu gördüğünüz sularda aldım. Buralarda yüzerek, yelken yaparak, buralarda yürüyerek, buranın havasını soluyarak aldım. O yüzden tüm Sarıyer’e destekleri için teşekkür ediyorum.”
