Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunan Perinçek, 5 büyük zincir marketin Türkiye’deki pahalılığın sorumlusu olarak gösterilmesiyle ilgili, "Bu ekonomimizle ilgili çok yanlış bir teşhis, hiç doğru değil. Türkiye buradan büyük bir üretim devrimi ile çıkabilir, bu çok önemli." dedi. "TÜRKİYE FAİZE ÇALIŞIYOR" Vatan Partisi tarafından gerçekleştirilen Üretim Devrim Kurultayları dolayısıyla Türkiye'nin birçok noktasında üreticileri gezdiğini belirten Perinçek, "Türkiye ekonomisine basit bir şekilde bugün anlamaya çalışırsak en büyük gerçek şu: Türk milleti olarak Türkiye faize çalışıyor. Bütün Türkiye çiftçisinden esnafından tüketicisine kadar işte kredi kartı kullananlara kadar toptan hepimiz faize çalışıyoruz. Bu ortamda özellikle Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda gıda güvenliği çok ciddi tehlike altındadır. Ben Polatlı’daydım, Eskişehir’deydim, Bozan oralardaydım. Mardin’deydim, Diyarbakır’daydım, Amasya’daydım. Ordu’da Perşembe’deydim. Her yerde bütün çiftçimiz büyük borç batağı içerisinde. Haciz tehdidiyle karşı karşıya. Banka terörü ve aynı zamanda elektrik dağıtımı yapan şirketlerin terörü dolayısıyla önümüzdeki yıl Türkiye çiftçisi ekeyim mi, ekmeyeyim mi, hayvan otlatayım mı bu sorularla yüz yüze. Ve birçoğu maliyeti kurtaramadığı için ekmekten biçmekten vazgeçtiğini söylüyor. Bu Türkiye için çok ciddi bir tehdit. Çiftçi diyor ki ben nasıl gübre alacağım nasıl tohum alacağım, nasıl mazotu traktöre dolduracağım. Esnaf da çok ciddi tehlikelerle karşı karşıya. Borç batağında. Dolayısıyla bu çizilen pembe tablo Türkiye gerçeğine uymuyor ve bir sene sonra özellikle gıda güvenliği açısından ciddi tehditlerle karşı karşıya olduğu görünüyor.” dedi. ÇİFTÇİNİN TESPİTİ: "BU SİSTEM BİTMİŞTİR" Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek 5 büyük zincir marketin teftiş edilmesiyle ilgili, “Bu pahalılıktan zincir marketleri sorumlu tutmak çok büyük yanlış. Bu ekonomimizle ilgili çok yanlış bir teşhis, hiç doğru değil. Türkiye buradan büyük bir üretim devrimi ile çıkabilir, bu çok önemli.”dedi. Perinçek, “Üretici baş tacı diyeceğiz. Çiftçinin faiz borçlarını sileceğiz. Çok açık söylüyorum. Bankalar batabilir hiçbir zararı yok. Faiz borçlarını sileceğiz. Çiftçi borçlarını bir yıl erteleyeceğiz. Anaparalarını da beş yıl takside bağlayacağız ki çiftçi önümüzdeki yıl da tarlasına tohum atabilsin, gübre atabilsin, tarlasını sürebilsin, traktörüne mazot koyabilsin. Onun için Türkiye devrimci kararların eşiğine gelmiştir. Aynı şekilde sanayide de Türkiye’nin sanayisini güçlendirmek için o Turgut Özal’da beri yapılan Türkiye’nin kapısını bacasını dışarıya açan, gümrüklerini ortadan kaldıran, kamu iktisadi teşekküllerini tasfiye eden o 1980’de başlayan, dünya ekonomisiyle entegrasyon denen sistemden kesinlikle vazgeçeceğiz. Bugün Anadolu’ya, Trakya’ya gittiğimiz zaman en çok şu tespiti duyuyoruz: bu sistem bitmiştir.” ifadelerini kullandı. "ÇİFTÇİ BATACAĞINA ELEKTRİK DAĞITICILARI BATSIN" Çözümün devrimci uygulamalarda olduğunu söyleyen Perinçek, "Türkiye buradan ekonomide devrimci uygulamalarla çıkabilir. Yani şöyle diyelim çiftçi batacağına iflas edeceğine bankalar batsın. Efendim bizim kalkıp da kaynaklarımızı İstanbul kanalına ayıracağımıza Anadolu’ya su götürelim. Anadolu kavruluyor ve su istiyor. Anadolu’ya su götürelim. Ve çiftçi batacağına elektrik şirketleri batsın yani tercih üretim." ifadelerini kullandı. BARINMA SORUNUNU REDDEDEREK ÇÖZÜM BULAMAYIZ Üniversite öğrencilerinin barınma sorunu ile ilgili konuşan Vatan Partisi Genel Başkanı, “Bugün Cumhurbaşkanımızın açıkladığına göre 719 bin öğrencinin talebini kamu yurtları karşılıyor. 300 binde özel sektör, özel yurtlar var ediyor 1 milyon ama 4 milyon üniversite öğrencimiz var. Hadi yurdu olmayan 3 milyon öğrencinin bazıları anasının babasının evinde kalıyor, çeşitli yerleri kiralayarak sorunlarını çözüyor ama ortada çok büyük bir öğrenci kitlesinin barınma sorunu olduğu açık. Bir kere bunu reddederek hiçbir soruna çözüm bulamayız.”dedi. “KIŞKIRTICI ÖRGÜTLERİN ELEMANLARI VAR” Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, barınma sorununun olduğunu fakat bunun üzerinden kışkırtıcı örgütlerin elemanlarının provakasyon zemini aradıklarını vurgulayarak, “Tabii burada parklarda yatan bir takım provokasyon yapan kışkırtıcı örgütlerin elemanları var. Vatansever, Türkiye’ye bağlı örgütler değil. Daha çok PKK’ya bağlı, PKK kontrolü örgütler. Bu da bir gerçek onu da reddederek bir çözüm bulamayız ama bugün 4 milyon öğrencinin büyük bir kesiminin barınma sorunu ortada. Efendim bizim konut stokumuz var. Bu stok başka yurt başka. Bakın biz bu öğrencilere 2 milyon boş daire var kendinize barınak bulun diyemeyiz. Yurt başka bir şeydir. Yurt üniversite ortamıdır, kültür ortamıdır, başka türlü hizmetler gerektirir. Aynı zamanda öğrenciler arasında kolektif bir ortamdır. Kültür alışverişleridir. Onun için yurt talebine son derece iyimser yaklaşmak gerekmektedir. Ama bizim cumhurbaşkanımızın açıklamaları böyle olumlu bir yaklaşımı yansıtmıyor ve öğrencinin ihtiyacına, Türkiye’nin ihtiyacına yanıt vermediği son derece ortada.” şeklinde konuştu. "MERAL HANIM 23 NİSAN'DA BAŞBAKAN OLABİLİR" İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in "Cumhurbaşkanı adayı değil, başbakan adayıyım" şeklindeki sözlerine ilişkin konuşan Perinçek "Anayasada başbakan diye bir kavram yok. Bu ancak Anayasa değişikliği ile mümkün olur. Bugün TBMM bünyesinde Atlantik cephesindeki partilerin, Anayasa değişikliği yapmak gibi bir gücü yok. Seçimden sonra da gözükmüyor.”dedi. Perinçek,“Ben başbakan olacağım, başbakanlık istiyorum açıklaması hiçbir hesaba, kitaba, Anayasa dayanmayan, Anayasa dışı bir açıklama olarak kendisini gösteriyor. 1876’dan beri Anayasa geleneği olan bir Türkiye’de bazı mecliste olan partilerimizin hiç Anayasa zemininde olmayan, düşünmeden, hesap, kitap yapmadan bu tür açıklama yapmaları hakikaten Türkiye için çok yazık. Hiç kimse PKK ile, HDP ile, FETÖ ile Türkiye’de ne Cumhurbaşkanı olabilir, ne başbakan olabilir. Girdikleri zemin budur bu bakımdan da burada ki değerli arkadaşlarımı uyarıyorum, bu zemin sizi felaketlere götürür kesinlikle bundan vazgeçmeniz çok akıllıca bir tavır olur onu da belirteyim. Meral Hanım 23 Nisan’da başbakan olabilir başka hiçbir zaman da olamaz.” diye konuştu. SARIYER POSTA