15 Temmuz’da Ankara’daki Özel Kuvvetler Komutanlığı’na girmeye çalışan darbeci generallerden Tuğgeneral Semih Terzi’yi öldürerek, darbe girişiminin seyrini değiştiren Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir’in şehit edilmesiyle ilgili iddianame, mahkeme tarafından kabul edildi. İddianamede yer alan 18 şüpheliden 17’si için 4’er kez, Ömer Halisdemir’i şehit eden darbeci Üsteğmen Mihrali Atmaca için ise 5 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Bürosu tarafından 15 Temmuz darbe girişimine karşı yürütülen soruşturma kapsamında ilk iddianame, Gölbaşı’nda bulunan Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda darbeci general Semih Terzi’yi öldürerek, darbe girişiminin seyrini değiştiren Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir’in şehit edilmesiyle ilgili hazırlandı.

 FETULLAH GÜLEN’İN BİLGİSİ VE TALİMATI İLE YAPILDI 

Cumhuriyet Savcısı Velihattin Eldemir tarafından hazırlanan iddianamede, tamamı tutuklu 18 sanık yer aldı. İddianamede, sanıkların ’Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etme, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya veya Görevini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs Etme, Türkiye Büyük Millet Meclisini Ortadan Kaldırmaya veya Görevini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs Etme, Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, Kişiyi Yerine Getirdiği Kamu Görevi Nedeniyle Bir Kişiyi Öldürme, Bir Suçu Gizlemek veya Başka Bir Suçun Delillerini Gizlemek ya da Yakalanmamak Amacıyla Öldürme’ suçlarından cezalandırılması istendi.

ÖMER HALİSDEMİR’İN ŞEHİT EDİLMESİ ANLATILDI

İddianamede, Diyarbakır Silvan’da görevliyken darbeciler tarafından Özel Kuvvetler Komutanlığı’na atanan Semih Terzi’nin Gölbaşı’ndaki Özel Kuvvetler Komutanlığı’na bir grup askerle geldiği yer aldı. Terzi’nin helikopterden indiği andan itibaren olay iddianamede şöyle anlatıldı: "Semih Terzi, darbeye teşebbüs faaliyeti kapsamında Özel Kuvvetler Komutanlığı’nın Komutasını kendisine teslim etmek amacıyla kendilerini bekleyen Özel Kuvvetler Komutanlığındaki darbe eylemini yöneten Albay Ümit Bak, darbe faaliyeti içerisinde yer alan tam teçhizatlı Astsubay Turgay Usanmaz ve sivil kıyafetli Ali Kapucu tarafından karşılandı.

Korgeneral Zekai Aksakallı’dan  ’Semih Terzi’nin darbeye teşebbüs eden hain olduğu, bu nedenle kışlanın yönetiminin kendisine verilmemesi talimatını alan’ Astsubay Ömer Halisdemir’in dikkat çekmeden Semih Terzi’yi karşılayanların arasına karıştı. Karargah binasına çok kısa bir mesafe kala Semih Terzi’nin sağ tarafından yaklaşan Ömer Halisdemir vatansever bir asker davranışı ile beylik tabancasını çıkartarak Özel Kuvvetler Komutanlığı’nın yönetimini darbecilere teslim etmemek adına Tuğgeneral Semih Terzi’yi yaklaşık 3-4  defa sağ tarafından ateş ederek vurdu. Halisdemir, Semih Terzi’yi 16 Temmuz gecesi saat 02.16 sıralarında vurduğu, karargahın girişine göre sağ tarafında bulunan ağaçlık alana doğru kaçmaya başladığı görüldü.  Bu durumu beklemeyen darbeye teşebbüs eylemi içinde yer alan Semih Terzi’nin yanında bulunan bütün şüpheliler mevzi pozisyonu aldı. Tim personeli Hasan Aksoy’un havaya bir el ateş açtığı, Halit Çelik’in de çalılıklara ve havaya ateş açtığı, bu sırada mevzi pozisyonu almayan Binbaşı Fatih Şahin’in, kaçmaya çalışan Halisdemir’in arkasından kısa mesafeden uzun namlulu silahı ile 11-12 el ateş ettiği belirlendi."

İddinamede, “Semih Terzi’yi müdahale etmek amacıyla kendisini karargah içerisine alarak icra astsubayının odasına  çıkardıkları, ilk müdahalesini Hüseyin Oğuz’un yaptığı, daha sonra Albay Ümit Bak tarafından Terzi’nin hastaneye götürülmesi için helikopter çağrıldığı belirlendi. Darbeciler içerisinde yer almayan ve o sırada karargahta bulunan Yüzbaşı Vural Volkan Bal’ın dışarıya çıkarak, Ömer Halisdemir’in nabzını kontrol ettiği, bu sırada darbeye teşebbüs eylemi içerisinde yer alan Mihrali Atmaca’nın kendisini oradan uzaklaştırdığı ve 16 Temmuz gecesi saat 02.26 sıralarında Ömer Halisdemir’in yanına giderek beylik tabancası ile iki el ateş ettiği ortaya çıktı."bilgisine de yer verildi.