levent_posta

Merhaba; normalde gazetemde köşe yazımın pencere başlığında TERS KÖŞE yazar, evet yine ters yazdım. Yazıma kızanlar, alınanlar olabilir önemli değil,  ben kızdım çünkü.

Yaklaşan yerel seçimler öncesi siyaset yavaş yavaş hareketlenmeye başladı. Kimilerine göre siyasi kulislerde her partinin bırakın aday adayını belediye başkanı bile belli. Herkes her şeyi biliyor bu ilçe de. Herkse başkan, herkes gazeteci...!

Kum saati her gün erimeye devam ediyor. Seçimlere 8 ay kaldı. Ve düne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu ilçede entresan şeyler, konuşmalar görmeye ve duymaya devam edeceğiz.  Tıp ki, Sarıyer TV’nin açılışı gibi…

Gelelim konumuza;  Sarıyer Belediyesi geçtiğimiz günlerde Sarıyer Tv adlı bir internet televizyonu kurdu, Hayırlısı Olsun. Başkan Şükrü Genç’e konuşmasından sonra hayırlı olsun dedim. Çok güzel bir katılımın olduğu açılış bence Sarıyerimize yakışır nitelikteydi. Sarıyer tanıtımın daha fazla yapılması için lazımdı. İyi de oldu. Ama Başkanımızın açılış konuşmasında adeta bizleri yok sayması içimi biraz burktu.

Sarıyer’i sadece yerel de değil, tüm dünya ya açılan bir penceresi olarak yıllardır zaten tanıtıyoruz. Başkan öyle bir konuşma yaptı ki sanki bizler yokuz..! Sanki her birimiz başka sektörlerde çalışıyor, bu ilçenin tanıtımına vizyonuna katkı sunmuyoruz. Başkana göre belki de bu bir eksilikti. Başkan Genç’e göre Sarıyer TV yayın hayatına başlayacak. Biz sesimizi buradan daha iyi duyuracağız. Sizler yapamadınız biz daha güzelini yaparız, der gibiydi. Hatta bir ara eline mikrofonu temsili de olsa kısa kısa röportajlar yaptı. Bir ara bekledim. Hep biz röportaj yaparız, belki de kendisi bizimle röportaj yapar diye ama...

 

ŞİMDİ GELELİM SORULARA;

 

  • Başkanın TV açılış konuşmasında Sarıyer’deki yerel basını niçin onure etmedi.?   

  • Bir ilçenin aynası olarak görev yapan ve davetli olarak oraya katılan bizleri konuşmasında neden  yok saydı ?

  • ‘Sarıyer bundan böyle dünya ya açılacak’ Peki. Şimdi soruyorum?  “Biz düne kadar nereye açılıyorduk”

  • Sarıyer’de yerel basın varken, adı sanı bilinmeyen TV’lerde canlı yayınlara çıkmak ne kadar doğru..? 

  • Bu Televizyonları kaç kişi seyrediyor?


 

Şimdi bu yazıyı okuyanlar, “Yahu bu Levent kıskandı, ne yazacağını şaşırdı.” Yok öyle bir şey ne kıskandım ve ne yazdığımı çok iyi biliyorum. Bizim ne onure edilmeye ihtiyacımız da yok. Ama bir uğraş veriyorsak, ortak payda sizler gibi Sarıyer ise gerekli konuşma yapılırdı. Ama bunları yazmak da hem mesleğime olan saygımdan ötürü.

Sanki bu ilçede yerel basın yok.  Gazeteler yok, bu gazetelerin haber siteleri yok. Ohhh ne güzel sadece Sarıyer TV var.. Hoş geldin Sarıyer TV.

Madem öyle çıktığınız TV’lerin reytingleri bu kadar yüksek, neden sms ile vatandaşı bilgilendirerek masraf yapıyorsunuz..!

4 yılda, 3 kez basın toplantısı yapmanız ise ayrı bir soru işareti. Demek ki bu yerel basın size göre güçsüz veya size öyle bilgi veriliyor. Sarıyer adına bizler yıllardır hizmet ediyor, tanıtımını yapıyor ve siyasetin dışında da birçok haberi yaparak Sarıyer’i dünya genelinde tanıtıyoruz. Hem de Sarıyer TV yokken oluyordu bu işler.

Belediyemizin Basın Danışmanı var. Kendisi deneyimli bir gazeteci ve düne kadar bulunduğu ilçe de tecrübesi ile yerel gazete çıkararak bizler gibi hayatını idame ettiriyordu. Bu abimiz göreve geldi. İlk icraatı bizleri toplamak oldu. Bizde katıldık. Toplantıda birçok şey konuşuldu. Yazıldı, çizildi. Ve daha önceki tanışma toplantılarında olduğu gibi havada kaldı.

Bu basın danışmanı abimiz de Sarıyer TV açılışında  Genel Yayın Yönetmeni olarak söz aldı. Nerdeyse Başkanın konuşması başka bir kopyası gibiydi. Gazetecilikten gelmiş Bir basın danışmanı konuşmasında aynı ilçe görev yapan meslektaşlarını yok saymasına  şaşırdım. Hadi başkan unuttu. Peki sen..?  Bu meslektaşımız isim vermeden yerel basının varlığından neden bahsetmedi. Bu art niyet değil de nedir?

Başkan nerdeyse her hafta ne olduğu belirsiz herhangi bir TV’de canlı yayında. Artık gerek yok. Hem TV’niz var hem de Gazeteciğiniz var. Masraf yapmayın artık…

Peki bu işi bu kadar biliyorsunuz, neden ? Yerel gazeteler ile istenilen diyalog bir türlü sağlanamadı. Bir Basın danışmanı ne kadar yoğun olursa olsun kaç kere geldi, aradı. Veya gelmek istedi de kendisini ne engelledi. Biz adam mı yiyoruz.

Sarıyer Posta Gazetesi 62. Sayısını hazırladığı bu günlerde objektif ve kalemşörlük yapmadan birilerine yaranmadan gazetecilik yapmadan yoluna devam ediyor ve edecek.