3Sarıyer İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürlerinden Mehmet Akgündoğdu meslekteki 41. yılını doldurduktan sonra emekli oldu. Akgündoğdu çalışma arkadaşlarına yazılı bir veda mesajı yayınlarken Sarıyer Posta’yı da ziyaret edip, teşekkür etti.

Yaklaşık 10 yıldan beri Sarıyer’de milli Eğitim Şube Müdürü olarak görev yapan Mehmet Akgündoğdu, “Meslek yaşamımdaki yedinci görev yerim olan Sarıyer’den çok güzel duygu ve anılarla ayrılıyorum. Çalışma sürem içinde hiç kimseyle husumetim ve 4dargınlığım olmadı. Sevip, sevildiğim bir ortamda çalıştım ve emekli olup, bundan sonra kendime ve aileme daha fazla zaman ayırmak istiyorum” dedi.

SARIYER POSTAYI ZİYARET ETTİ

Veda ziyaretinde bulunduğu Sarıyer Posta’da Genel Yayın Yönetmeni Levent Pehlivanoğlu ile Haber Müdürü Tuncay Dağlı tarafından ağırlanan Mehmet Akgündoğdu, “Sarıyer Posta’nın mili eğitim ve okullarla ilgili bilgilendirici ve aydınlatıcı haber ve yazıları bizler için çok yararlı olmuştur ve olmaya devam etmektedir. Ben şahsen Sarıyer Posta’yı sahip olduğu nitelik ve tarafsız yayınlarıyla yerel bir gazetenin çok üzerinde, ulusal bir yayın organı olarak görüyorum. Bu nedenle sizlere de ayrıca teşekkür ederim” diye konuştu.

2MESLEKTAŞLARINA VEDA MESAJI

Çalışma dönemi süresince gösterdiği gayret ve özveri nedeniyle Sarıyer’deki milli eğitim camiasının sevgi ve saygısını kazanan Mehmet Akgündoğdu meslektaşlarına hitaben yayınladığı veda mesajında şunları söyledi:

“Saygıdeğer Arkadaşlarım – Kıymetli Meslektaşlarım!

Kırk yıllık resmi görev hayatıma 13 Nisan 2014 tarihi itibarıyla son vermek istiyorum. Emekliye ayrılacağım.  Bilindiği gibi zaman yerinde durmuyor. Bir su çağlayanı gibi akıp gitmektedir. Yedinci görev yerim olan İstanbul’un incisi Sarıyer’de siz değerli arkadaşlarımla aşağı-yukarı 10 yıldır çalışmaktayım. İnsan hayatı, acısıyla tatlısıyla güzeldir. Hele hele bu hayat, eğitim ve öğretimle ilgiliyse daha da güzelleşmekte ve insana bambaşka ufuklar açmaktadır…

Bu gün hüzünlüyüm, zira sizin gibi muhterem arkadaşlarımdan ayrılıyorum. Üzgünüm, zira çok sevdiğim eğitim ve öğretim ortamından uzaklaşıyorum. İçimde burukluk hissediyorum, zira güzel anıları, paha biçilmez hatıraları geride bırakıyorum. Tüm kurumlarımızı ziyaret ederek vedalaşmak istiyordum ancak buna imkân bulamadım.

1Sevinçliyim, zira kırk yıllık görevimi alnım ak, yüzüm pak bir şekilde, onurumla tamamladım. Kırmadan, dökmeden yolumuzun sonuna gelmenin neşesini duyuyorum. Tüm arkadaşlarımı ve meslektaşlarımı gönülden seviyorum. Hiçbir arkadaşıma kırgın ve küskün değilim. Her şeyin temelinde sevgi vardır. Karşılıklı sevgi, tatlı dil, güler yüz ve saygı tüm engelleri yıkar, yok eder. Baki kalan bu gök kubbesinde, eğitim-öğretim bileşkesinde hoş bir seda bıraktığıma inanıyorum.

Fazla söze ne hacet! Allah’a şükür her yönüyle başım dik ve vicdanım rahat bir şekilde resmi görevimi terk ederken, canım gibi aziz bildiğim siz can-ciğer arkadaşlarımın haklarını helal etmelerini diliyorum. Benim âcizane herhangi bir hakkım varsa helal olsun diyorum. Hepinize ailece sağlık, huzur, mutluluk, başarı ve esenlikler dilerken, Allah’a ısmarladık, diyorum…”