Basketbol ve voleybol branşlarında faaliyet gösteren İstanbul Panterler Spor Okulları, çocukları ve gençleri spor aracılığıyla başarılı bir geleceğe hazırlıyor. Sporun statü kazanmak için değil yaşamak için yapılması gerektiğini dile getiren İstanbul Panterleri Spor Okulları sahibi ve spor eğitmeni Tolga Dikmenli, gazetemize önemli açıklamalarda bulundu.

İstanbul Panterler Spor Okulları, basketbol ve voleybol branşlarında çocukları ve gençleri hem spor hem de normal yaşamlarında başarılı bir geleceğe hazırlıyor. Sporun bir sosyalleşme aracı değil bir yaşam tarzı olduğunu dile getiren İstanbul Panterler Spor Okulları sahibi ve spor eğitmeni Tolga Dikmenli, spor yapmanın özellikle çocukların yaşamlarında, eğitimlerinde ve geleceklerinde sağladığı katkıları gazetemize anlattı. Basketbol ve voleybol branşlarında 7 yıldır faaliyet gösterdiklerini dile getiren Dikmenli, “Panterler Spor Okulları, daha evvel Darüşşafaka’da oynayamayan öğrencileri oynatabilmek için kuruldu. Oradaki öğrencilerimizi kendi kulübümüzde oynatmaya başladık zamanla biraz daha büyüdük. Takımlarımızla profesyonel basketbol ve voleybol federasyonlarımızın grubunda oynuyoruz” dedi.
DİKMENLİ: EĞİTİM VE SAĞLIĞA ÇOK ÖNEM VERİYORUZ

“Bizim diğer kulüplerden bir farkımız var” ifadesini kullanan spor eğitmeni Tolga Dikmenli, eğitime ve sağlığa çok önem verdiklerini kaydederek şunları söyledi: “Öğrencilerimize yılda iki defa check-up yaptırıyoruz. Okulumuzda çalışan diyetisyen doktorumuz var. Aynı zamanda psikoloğumuz var. Çocuklarla haftada 4-5 antrenman yapıyoruz. Eğitim hayatları bizim için çok önemli. Bu nedenle bir not ortalaması kriterimiz var. Dersleri kötü olan çocuklarımızı özel hocaları eğitim veriyorlar. Dersleri düzelene kadar antrenmana almıyoruz.”
“TÜRKİYE’DE YAŞAMAK İÇİN DEĞİL STATÜ İÇİN SPOR YAPILIYOR”

Tolga Dikmenli, Türkiye’de spor yapma anlayışının eksiklerine değinerek, “Çocuklarımızın bir kere lisanslı spor yapabilmesi lazım. Onların spor yapması, sokakta top oynaması veya zaman geçirmesi değil hayatlarının bir parçası. İngiltere’de insanlar yaşayabilmek için spor yaparlar. İstanbul’da yaşayan bir insan ola ki araçlar yok oldu. Bunların olmadığı bir yerde insanlar yürüyebilmeli, koşabilmeli, yüzebilmeli hayatlarını devam ettirebilmeli. Biz yaşamak için değil yalnızca sosyalleşme ve statü kazanmak için spor yapıyoruz. Ancak spor, yaşam için önemlidir. İnsanlar bütün hayatı boyunca spor yapmalı. Özellikle günümüzde eğitim hayatı için de daha fazla spor yapabilmeli” diye konuştu.
“KRİZ YÖNETİMİNİ ÖĞRETİYORUZ”

Bir çocuğun veya gencin lise ve üniversite sınavlarına hazırlansa dahi haftada 3-4 gün spor yapması gerektiğini belirten Dikmenli: “Özellikle çocuklar 4 yaşından itibaren spor yapmaya başlamalı. 4-5 yaşına geldiği zaman jimnastik, karate, judo gibi bireysel sporları yapmalı. 7-8 yaşından sonra takım sporlarına başlamalı. Çünkü spor sadece top sektirmek değil. Biz burada kriz yönetimini, liderliği, takım bilincini öğretiyoruz. Biz insanlara gelecekte çalışma hayatlarında lazım olabilecek bütün alt yapıyı veriyoruz” dedi.
SPOR HAYATIN TA KENDİSİ”

İnsanların gelecekte yaşadıkları sıkıntıların çözümünün takım oyunlarındaki iletişimde olduğunu dile getiren Dikmenli: “Hayatımızın içerisinde insanlar iş yerlerinde sıkıntı yaşıyorlar. Liderlikte, insanlarla iletişimde sıkıntı yaşıyorlar. Biz bugün iletişim seminerlerinde yetişkinlere anlatılan her şeyi çocuklarımıza takım oyunlarında veriyoruz. Günümüzde mobbing en büyük sorunlardan bir tanesi. Çocuklarımız bütün hayatlarında mobbinge karşı farkında olmalı, dik durabilmeli, ezilmemeli, karşı gelmeli. Spor yaparken bunları da öğrenmiş oluyorlar. Çünkü bir takım sporuyla şirket yönetimi arasında hiçbir fark yoktur. Çocuklar krizlerde, sinirlendiklerinde, kavgalı oldukları anda, stres halinde ne yapacaklarını takım sporunda yaşayarak görüyorlar. Örneğin çocuk maça çıkıyor. Son 10 saniye. 10 saniye içerisinde karar almalı, aldığı karar doğrultusunda takımını, ailesini, antrenörünü motive edebilmeli ve bu karar sonucunda doğru bir şeyler yapabilmeli. İşte bu bizim hayatımızda sıklıkla olan bir şey, yani esasında spor hayatın ta kendisi. Biz bunu seminerlerden önce spor alt yapısıyla beraber aşılamalıyız. Spor bir kültürdür, eğitimle birlikte yürüyebilir. Bizim çocuklarımızın hepsi kitap okuyor. Anadolu liselerinde eğitim görüyor” ifadelerini kullandı.
“MADDİ VE MANEVİ DESTEK GÖRMÜYORUZ”

Faaliyetlerinde özel veya kamu kuruluşlarından destek alamadıklarını belirten İstanbul Panterler Spor Okulları sahibi ve spor eğitmeni Tolga Dikmenli, “Biz yaptığımız bu işler dolayısıyla şu ana kadar devlet kurumları dahil hiçbir yerden yardım almadık. Çok kısa bir süre Darüşşsafaka’dan manevi anlamda destek vardı. Ancak hiçbir belediyeden destek görmedik. Biz kendi şartlarımızda ayaktayız, vergimizi veriyoruz. Keşke bir belediye çıkıp bize dese ki en azından; ‘Ofisinizi yapalım. Bir top, bir forma verelim. Aferin çocuklar iyi çalışıyorsunuz, teşekkür ederiz’ biz bugüne kadar hiç görmedik. Hiçbir kulüp de görmedi. En azından maçlara giderken bizlere bir servis verilse, çocuklar ayrı ayrı evlerine dağılmasalar daha iyi olurdu. Çünkü bakın bu tip spor kulüplerinin ve sivil toplum örgütlerinin var olması daha kültürlü daha modern daha başarılı bir geleceğin oluşması için çok önemli. Bizim daha iyi adım atmamız daha çok çalışmamız lazım” dedi. Dikmenli “İnsanlar yaşadığı süre içerisinde spor yapmalı. Özellikle çocuklar, inşaatlaşma dönemi içerisinde sokakta oynayamadığı için sporla daha çok buluşturulmalı” diyerek sözlerini tamamladı.

İletişim için;

Adres: Prof. Dr. Ali Kemal Yiğitoğlu Ortaokulu Spor Salonu, Hacıosman/Sarıyer

Telefon: 0532 467 25 69-0541 760 60 68

e-mail: [email protected]